Siyasi hayatında birçok başarıya imza atan ve atmaya devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu yolda ilerlerken dava arkadaşım dediği insanlar tarafından yarı yolda bırakıldı. İşte o isimlerden bazıları...

Ertuğrul Günay

CHP'den ihraç ettikten sonra Ak Parti'ye geçti. Kültür ve Turizm Bakanlığına kadar yükseldi. Ak Parti'den ihraç edildi. Bugünlerde Ali Babacan ile birlikte yeni oluşum içinde gözüküyor.

Hamza Albayrak

2007 yılında Ak Parti Amasya Milletvekili görevinden yolsuzluğa gereken ilgi ve alakanın gösterilmediğini bahane ederek istifa etmişti. İstifa ettiği dönemde TBMM'deki Milletvekili sayısı çok önemliydi.

O dönemde Cumhurbaşkanlığı seçiminde oy kullanabilecek vekil sayısının düşmesine neden oldu.

İdris Bal

AK Parti'de görev yaptığı esnada yeni bir partileşmenin içine girdi. Parti'den istifa eder etmez kendi partisini kurdu. Demokratik Gelişim Partisini kurdu. İstediği geri dönüşümü ve sadakati alamayınca kendi kurtuğu partisinden de istifa etti.

Mehmet Fırat

AK Parti'nin kurulduğu ilk günlerden beri Erdoğan'ın yanında olan Fırat, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde terörist damgasıyla hapiste olan Selahattin Demirtaş'ı destekleyeceğini söyleyerek istifa etmişti. Daha sonra 2015 yılında HDP'den vekil seçildi.

Abdüllatif Şener

2008 yılında Ak Parti ile yollarını ayırdı. Daha sonra Türkiye Partisni kurdu. İstediği gibi gitmeyince partiyi kapattı. Kılıçdaroğlu'ndan CHP'ye milletvekili olabilmek için talepte bulundu ve kabul edildi.

AK Parti'den ayrılmasının nedenin Erdoğan ile anlaşamadıkları olduğunu belirtmişti.

Abdullah Gül

AK Parti'nin kurulduğu ilk günlerden beri Erdoğan'ın yanındaydı. Erdoğan onu belli sebeblerden ötürüde olsa Cumhurbaşkanı adayı olarak gösterdi. Çağırırken kardeşim ifadesini kullandığı Gül o dönem Cumhurbaşkanı olarak görev yaptı.

Gezide gösterdiği tutumla Erdoğan'la ayrışmaya başladı. Kendi kararlarını ve görüşlerini Erdoğan'a beğendiremeyince davam dediği partiyi bırakıp gitti.

Son günlerde Ali Babacan ile yeni bir oluşum içerisinde olduğu gözlemleniyor.

Ahmet Davutoğlu

"Nefsimi ayaklar altına alırım, her makamı elimin tersi ile iterim, hiçbir dâva arkadaşımın kalbini kırmam..! Dünya mazlumlarının tek umudu olan bu kutlu Ak hareketin üzülmesine asla izin vermem." diyen Davutoğlu, danışman olarak başladığı siyasi hayatında Başbakanlığa kadar yükseldi.

2014-2016 yılları arasında Ak Pari Genel Başkanlığı ve Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı görevini ifa etti.

Hakan Fidan'ın milletvekili adaylığı,şeffaflık paketi, Dolmabahçe'de yaptığı açıklamar,Koalisyon hükümeti gibi konularda Erdoğan ile ters düştü. Kendi fikirlerinin olması gerektiğini düşünüyordu.

50 asil ve 25 yedek üyeden oluşan MKYK listesinin nasıl şekilleneceği konusunda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında bir "anlaşmazlık" yaşandı. Krizin patlak verdiği dönemlerdi.

Kendi kararları olmayınca bazı imzaları Erdoğan'dan habersiz atmaya başladı. Bu olaylardan kısa bir süre sonra AK Parti'den ayrıldı ve kendi partisini kurdu.

Ali Babacan

Kurucuların arasında yer alıyordu. 18 yıl boyunca görev aldı. 17 Aralık, Gezi gibi olaylarda Erdoğan ile fikirleri uyşmayınca partiden ayrılma kararı aldı. Abdullah Gül ile birlikte tekrardan parti kurmaya çalışan Babacan'ın parti kurma macerası yılan hikayesine döndü.